Cautionary Questions – RoboPod and the Perpetual Money Machine
-
Thanks for your questions – fielded this time with the able assistance of
Jacob Goldstein, the author of Money: The True Story of a Made Up Thing.
9 Temmuz 2010 Cuma
Trichet, bütçe önlemlerine hız verilmesini istedi
Avrupa ülkeleri birbiri ardına bütçe açıklarını düşürmek üzere plan yaparken, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet bu tür önlemlere hız verilmesini istedi.
Frankfurt'ta düzenlenen para politikaları konferansında konuşan Trichet, "Gelişmiş ülkelerin pekçoğu mali alanda genişlemenin sınırlarına geldi" dedi.
Trichet, ülkelerin aldığı önlemlerin canlanmanın hızını keseceği görüşlerine katılmadığını belirterek, "Kemer sıkma tedbirlerinin durgunluğa neden olacağı görüşü yanlıştır" dedi.
Avrupa Merkez Bankası Başkanı, Avrupa ve dünya ülkeleri ile merkez bankalarının mali koşullardaki değişim karşısında kararlı adımlar atmaya devam ettiğini belirterek, olağanüstü zor bir dönemden geçildiğini kaydetti.
Trichet stres testleriyle ilgili olarak da burada amacın ihtiyaç duyulduğu yerde ve zamanda uygun girişimde bulunulmasını sağlamak olduğunu belirtti. 91 Avrupa bankasına uygunanan testlerin 23 Temmuz'da açıklanması bekleniyor.
Trichet'in konuşma metni için tıklayınız.
Trichet'in yaptığı sunum için tıklayınız.
GE Türkiye'den çıkış stratejisini netleştiremiyor
GE Türkiye Temsilcisi Kürşat Özkan, Garanti hisselerinin satış yöntemine ilişkin henüz bir karar verilmediğini belirterek, çalışmaların sürdüğünü kaydetti.
Uzun süredir piyasaların merakla beklediği General Electric’in Garanti hisselerini satışına yönelik en üst düzeyde değerlendirme geldi. Bloomberg HT’ye konuşan GE Türkiye Temsilcisi Kürşat Özkan, basında Garanti hisselerinin satışına yönelik haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, “Satışın yöntemine ilişkin henüz verilmiş bir karar yok” dedi. Özkan, hisse satışına yönelik çalışmaların devam ettiğini vurgulayarak, “Bu konuda spekülatif açıklamalar yapamayız” değerlendirmesinde bulundu. Dünya devi GE, Garanti Bankası’ndaki yüzde 20.85’lik hissesini satarak Türkiye’deki bankacılık faaliyetlerinden çıkma kararı aldığını Şubat 2010’da açıklanmıştı.
Greenspan çift dip ihtimalini gözardı etmiyor
ABD Merkez Bankası Fed'in eski Başkanı Alan Greenspan, Amerikan ekonomisinin bir duraksama sürecini geçiriyor olabileceğini belirterek, çift dipli resesyon ihtimalini de dışlamadı. Fed'in eski Başkanı Alan Greenspan dünya ekonomisinde bir duraksama döneminin ortaya çıktığını ifade etti. Greenspan stok birikiminin durduğunu ve üretimin de yükselişin ardından yataya geçtiğini belirtti.
ABD'de tüketici kredilerinde sert düşüş
ABD'de tüketici kredileri Mayıs'ta da gerilerken, bir önceki ay için açıklanan rakamda da aşağı yönlü büyük bir revizyon yapıldı. Bu durum Amerikalılar'ın çok düşük seviyedeki faiz oranlarına rağmen yeni borçlanmalardan kaçınma eğilimini sürdürdüğünü ortaya koydu. ABD Merkez Bankası, ABD'li tüketicilere otomobilden kredi kartına kadar her alanda sağlanan kredilerde 9.15 milyar dolarlık düşüş gerçekleştiğini açıkladı. Beklenti Mayıs ayında 2 milyar dolarlık düşüş olabileceği yönündeydi. Nisan ayı için açıklanan 1 milyar dolarlık artış ise 14.86 milyar dolar düşüşe revize edildi. ABD'de tüketici kredileri küresel krizin hemen öncesine denk gelen Temmuz 2008'de 2.58 trilyon dolar dolayında gerçekleşmişti.
Google yeniden Çin'e geri dönüyor
Internet arama devi Google, Çin pazarına yeniden dönüyor. Çin hükümeti, altı aydan bu yana ülkede faaliyet gösteremeyen Google'a yeni faaliyet izni verdi.
Google, Çin hükümetinin internet erişimine getirdiği sınırlama ardından bu ülkedeki kullanıcıları Hong Kong'a yönlendirmişti. Google CEO'su Schmidt, dün yaptığı açıklamada, bu uygulamadan vazgeçileceğini belirterek, "Gerekli faaliyet izinlerinin yenileneceğini umuyorum, ayrıca bir yönlendirmeye gerek yok" dedi.
Daha önce de Çin hükümetiyle karşı karşıya kalan Google'ın bu ülke pazarının dışında kalması, internet aramalarında lider şirketin ciddi anlamda büyümesini sınırlayacaktı.
Çin Sanayi Bakanlığı'ndan geçen hafta yapılan açıklamada, Google'ın Hong Kong'a yaptığı yönlendirmenin kabul edilemez olduğu ifade edilirken, Google'a yeniden faaliyet izni verilmesinin zaman alabileceği vurgusunda bulunulmuştu.
Ergün: 2. çeyrekte büyüme %6-8 arasında olacak
Sanayi Bakanı Nihat Ergün, Mayıs ayında yüzde 15.6 artan sanayi üretiminin Türk ekonomisinde canlanmanın süreceğine işaret ettiğini söyledi. Ergün, yaptığı açıklamada, büyümenin hız kazanarak süreceğini vurguladı.
Ergün, 2010 yılının ilk çeyreğinde ekonominin yüzde 11,7 oranında büyüdüğünü hazırlatarak, "Şimdi 2010 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 6-8 arasında bir büyüme ile devam edeceğiz" dedi.
Sanayi üretim rakamlarının yatırımların hızlanmasına yol açacak atmosferi yarattığını dile getiren Ergün, bu nedenle OSB'lerde bedelsiz arsa tahsisi uygulamasının yatırımcıyı heyecanlandıracağını, kendilerinin de hükümet olarak ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini anlattı.
IMF: Çin'in rezerv değişikliği zamana yayılmalı
Uluslararası Para Fonu Başekonomisti Olivier Blanchard, Çin'in döviz kuru rezervleri dağılımındaki bir değişikliğin zamana yayılması gerektiğini söyledi. Blanchard, Hong Kong'da yaptığı açıklamada, bu değişikliğin yavaş ve sorunsuz şekilde yapılmasının piyasalarda dalgalanma yaratmayacağını öngördü. Blanchard, Çin'in rezervlerinden Japon hükümet tahvillerine yaptığı 7.9 milyar dolarlık rekor yatırım ardından bu değerlendirmede bulundu.
G. Kore Merkez Bankası faizi %2.25'e yükseltti
Güney Kore Merkez Bankası, kısa vadeli faiz oranlarını krizin başlangıcından bu yana ilk kez artırdı. Merkez bankası bugünkü toplantısında, yüzde 2 seviyesindeki faiz oranını 25 baz puan artırma kararı aldığını açıkladı. Asya'nın dördüncü büyük ekonomisinin faiz artırımı yapması yatırımcılar tarafından bir süredir bekleniyordu.
Ekonomistler, Güney Kore'nin yıl sonuna kadar faizde 50 baz puanlık daha artış gerçekleştirebileceğini düşünüyor. Banka güçlü büyüme ve yüksek enflasyon beklediğini de açıkladı.
8 Temmuz 2010 Perşembe
Trichet: Faizler uygun, ikinci dip endişesi yok
Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean Claude Trichet, halen yüzde 1 olan faiz düzeyinin son derece uygun olduğunu söyledi. Trichet, faiz kararı ardından Frankfurt'ta düzenlediği basın toplantısında "Veriler, küresel ekonomide ikinci bir dip yaşanacağını doğrulamıyor" dedi. Trichet, piyasalardaki dalgalanmanın güveni olumsuz yönde etkilediğini belirterek, "Stres testlerinin 23 Temmuz'da yayınlanma kararını memnuniyetle karşıladık" dedi. Trichet, Avrupa bankalarının tüm sektörlerde verdikleri kredileri artırması gerektiğini de kaydetti.
ABD'de işsizlik başvuruları 454 bine geriledi
ABD'de haftalık işsizlik yardımı başvuruları 21 bin azalarak 454 bine geriledi. Beklentilerin üzerindeki bu rakam, işsizlik oranındaki düşüşün yavaş olacağına işaret ediyor. Gelen son verilerle işsizlik yardımı alanların sayısı 2008 yılından bu yana en düşük düzeye gerilemiş oldu.
SPK anketi doların yükseleceği beklentisini artırdı
Sermaye Piyasası Kurulu'nun Haziran Ayı Beklenti Anketi sonuçlarına göre, ABD Doları'nın 6 aylık ve yıllık dönemde yükseleceği yönünde beklentiler arttı. İMKB-100 endeksine ilişkin yıllık beklentilerde ise endeksin artacağı görüşü de ağırlık kazandı.
ABD Doları'na yönelik beklentiler incelendiğinde; aylık, altı aylık ve yıllık beklentilerde doların aynı kalacağı yönünde görüş bildirenlerin oranının sırasıyla yüzde 54, yüzde 40 ve yüzde 32 olarak gerçekleştiği görüldü. Ankete katılanların yüzde 53'ü aylık, yüzde 41'i altı aylık, yüzde 36'sı ise yıllık dönemde Euro'da değişim beklemediğini ifade etti. SPK anketinde İMKB-100 Endeksi'ne ilişkin yıllık beklentilerde endeksin artacağı görüşü ağırlık kazandı.
Anket sonuçları değerlendirildiğinde son bir aylık dönemde beklentilerde önemli bir değişim yaşanmadığı gözlendi.
IMF küresel büyüme beklentilerini artırdı
Uluslararası Para Fonu 2010 yılına dair büyüme beklentilerini artırdı. Yılın ilk yarısında beklentileri aşan büyüme yakalandığını belirten IMF, 2010'un tamamı için büyüme beklentisini yüzde 4,6'ya çıkardı. Fon global ekonominin yeniden bir durgunluğa girme ihtimalinin düşük olduğunu belirtirken, son dönemde finansal piyasalarda artan oynaklığın ise küresel krizden çıkış için riskleri artırdığını belirtti. IMF Nisan ayında yayınladığı raporunda büyüme beklentisini yüzde 4,2 olarak açıklamıştı. Raporda 2011 yılının büyüme beklentisi ise yüzde 4,3 olarak bırakıldı.
ABD, AB ve Kanada gibi gelişmiş ülke ekonomilerini değerlendiren IMF, bu ülkelerin bankacılık sektörlerini güçlendirmeleri gerektiğini savundu. IMF Çin, Hindistan ve Brezilya'daki güçlü büyümenin Avrupa Birliği'nde yaşanan krizi dengelediği belirtti. Hong Kong'da bir basın açıklaması yapan IMF Başekonomisti Olivier Blanchard, gelişmiş ülkelerde yaşanan krizin gelişmekte olan ülkelere fon akışını azaltabileceği uyarsında bulundu.
Durmuş Yılmaz: Döviz likiditesi sorunu yok
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, bankalar için döviz likiditesi sorununun olmadığını söyledi. Durmuş Yılmaz, Denizli Ticaret Odası'nda verdiği konferansta, Nisan ayında başlanan döviz alım ihaleleriyle şimdiye kadar 10.2 milyar dolarlık alım yapılarak rezervlerin güçlendirildiğini söyledi. Yılmaz, döviz likiditesine yönelik sorun bulunmadığına işaret ederek, "Kur politikasına yönelik bir adım atılması gerekiren biz atmadıysak suçluyuz. Böyle bir durum söz konusu değil. Ekonominin makro dengelerini bozmadan bir şey yapmak için hazırız" dedi. Yılmaz, likiditenin artırılmasına yönelik önlemlerin daha önce alındığına işaret ederken, bu tür önlemlerin ihtiyaç olmaması nedeniyle kullanılmadığını da vurguladı.
Labels:
bankacılık,
durmuş yılmaz,
merkez bankası,
Türkiye
Deloitte: Finans sektörü krize ciddi direnç gösterdi
Deloitte'un hazırladığı "Türkiye Finans Sektörü Raporu- Küresel Kriz Yörüngesinden Çıkış" Raporu, Türkiye finans sektörünün küresel mali krize direnç gösterdiğini ortaya koydu. Rapora göre Türk bankacılık sektörü güçlü aktif kalitesi, sermaye yeterliliği, risk yönetimi ve iç kontrol sistemleri sayesinde bu dönemde, diğer sektörlere ve yurt dışı örneklerine oranla daha az etkilendi.
Raporda küresel krizin özellikle 2009 yılı ilk çeyreğinde reel sektörü büyük ölçüde etkilediği ve bu olumsuz etkilerin yıl geneline yayıldığı, ancak küresel büyüme öngörüleri paralelinde Türkiye ekonomisi açısından da olumlu görüşlerin hakim olduğuna dikkat çekildi. Türkiye ekonomisinin, 2010 yılında yüzde 3.7 civarında büyüyeceği, 2011 yılından itibaren ise büyümenin ivme kazanacağı öngörüldü.
Raporda küresel krizin özellikle 2009 yılı ilk çeyreğinde reel sektörü büyük ölçüde etkilediği ve bu olumsuz etkilerin yıl geneline yayıldığı, ancak küresel büyüme öngörüleri paralelinde Türkiye ekonomisi açısından da olumlu görüşlerin hakim olduğuna dikkat çekildi. Türkiye ekonomisinin, 2010 yılında yüzde 3.7 civarında büyüyeceği, 2011 yılından itibaren ise büyümenin ivme kazanacağı öngörüldü.
Sanayi üretimi Mayıs ayında yüzde 15.6 arttı
Sanayi Üretim Endeksi Mayıs ayında geçen yılın aynı ayına yüzde 15.6 artarken, bir önceki aya göre ise yüzde 3.7 artarak 118 olarak gerçekleşti. Son 4 aydır sanayi üretiminde yaşanan yüksek oranlı artışlar, toparlanmanın sürdüğünü ortaya koydu. Takvim etkisinden arındırılmış endeks Mayıs'ta 2009'un aynı ayına göre yüzde 15.1 artış gösterirken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış sanayi üretim endeksi bir önceki aya göre yüzde 1.9 oranında arttı.
Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde 2010 yılı Mayıs ayında geçen yılın aynı ayına göre imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 16.5, elektrik, gaz ve su sektörü endeksi yüzde 9.4, madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi yüzde 13.3 artış gösterdi.
Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde 2010 yılı Mayıs ayında geçen yılın aynı ayına göre imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 16.5, elektrik, gaz ve su sektörü endeksi yüzde 9.4, madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi yüzde 13.3 artış gösterdi.
7 Temmuz 2010 Çarşamba
Anayasa Mahkemesi'nden HSYK maddelerine iptal
Anayasa Mahkemesi, 5982 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanuna ilişkin iptal davasında, Anayasa Mahkemesi ve HSYK ile ilgili düzenlemeleri içeren bazı maddelerin kısmen iptaline karar verdi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Anayasa Değişikliği Paketi'nin iptali ve yürürlüğünün durdurulmasına ilişkin davayla ilgili Yüce Mahkeme'nin aldığı kararı, düzenlediği basın toplantısıyla açıkladı ve soruları yanıtladı. Kılıç, anayasanın bazı maddelerinde değişiklik yapılması hakkındaki kanunun iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi 111 milletvekilinin yaptığı başvurunun, bugün Anayasa Mahkemesi tarafından saat 09.30'da başlayan görüşme ve müzakerelerin 9,5 saatlik bir maratondan sonra karara bağlandığını kaydetti.
Kılıç, alınan kararlarla ilgili şu açıklamayı yaptı:
''Başvuran davacıların, bu anayasa paketinin tamamının şekil yönünden iptali konusundaki iddialarının tamamı reddedilmiştir. Ancak, anayasa paketinin, anayasamızın 4. maddesinde ön görülen teklif edilemezlik yasağı kapsamında olduğu iddia edilen 8., 14., 16., 19., 22., 26. maddelerinin incelenmesine oy çokluğuyla karar verilmiş ve yapılan denetim sonunda kanunun 16. maddesiyle Anayasa Mahkemesi'nin yapısına ilişkin anayasanın 146. maddesinde yapılan değişikliğin 4. fıkrasında Yargıtay, Danıştay, Askeri
Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi, Sayıştay, Yükseköğretim Kurulu ve Baro Başkanlarının Anayasa Mahkemesi'ne gönderecekleri üyeler için yapacakları seçimlerde, her üyenin bu seçimlerde kullanacağı oyda, her üyenin ancak bir aday için oy kullanabileceğine ilişkin, tırnak içinde ifade ediyorum burayı, her üyenin yani fıkrada iptal edilen bölümü söylüyorum; 'Her üyenin ancak bir aday için oy kullanabileceğine ilişkin' bu ibare iptal edildi. Yine kanunun 22. maddesi ile anayasanın 159. maddesine yapılan
düzenlemenin 3. fıkrasında yer alan 'Sayın Cumhurbaşkanı'nın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na atayacağı üyelerin iktisat ve siyasal bilim dallarıyla, üst kademe yöneticilerinden olacağına ilişkin ibare, yine bu 3. fıkradaki yine tırnak içinde söylüyorum; 'iktisat ve siyasal bilim dallarıyla', yine tırnak içinde, 'üst kademe yöneticileri' bu ibareler iptal edilmiştir. Yani geriye kalan hukuk dallarındaki öğretim üyeleri ile avukatlar arasında seçim mümkün halde devam edecektir. Yine ayrıca Danıştay,
Yargıtay, Adalet Akademisi ile adli ve idari yargı hakim ve savcılarının hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu'na üye seçiminde ancak bir aday için oy kullanabileceklerine ilişkin ibare de iptal edilmiştir. Ve bu ibarelerin, yine tırnak içinde ifade ettiğim, 'ancak bir aday için oy kullanabileceklerine ilişkin' ibarelerin bu esas maddelerin dışında, geçici maddelerde de yansımaları var. Oralarda da geçici maddelerde bu ibareler yer alıyordu. O maddeler içinden de, geçici maddeler içinde de bu ibareler çekilip
alınmıştır, iptal edilmiştir. Yürürlüğün durdurulmasına ilişkin istem oy birliğiyle reddedilmiştir. Bu sonuçların ülkemiz için, milletimiz için hayırlı olmasını diliyorum.''
Kararda, kısmen iptal edilen maddeler dışında anayasa paketinin referanduma götürüleceği ifade edildi.
Stres testlerinin metodu netleşti
Avrupa Banka Denetleyicileri Komitesi'nin Avrupa bankalarına uygulanan stres testlerinin metodolojisini, yatırımcıların kaygılarını yatıştırmak amacıyla açıkladı.
CEBS internet sitesinde yapılan açıklamada, "Uygulamanın, genel çerçevede kabul edilmiş makroekonomik senaryoların kullanımı suretiyle teker teker banka temelinde yapıldığı" belirtildi.
Euro Bölgesi ülkeleriyle İngiltere, İsveç ve Danimarka'dan 100 kadar bankayı içerdiği sanılan stres testlerinin sonuçlarının 23 Temmuz'da açıklanması bekleniyor.
AP'den bankacıların ikramiyelerine sınırlama
Avrupa Parlamentosu, AB üyesi ülkelerdeki bankacıların aldığı yüksek ikramiyelere kısıtlama getiren kararı onayladı. Genel kuruldaki oylamada, söz konusu direktif için 625 ''Evet'', 29, ''Hayır''oyu çıktı. Kısa dönem için verilen ikramiyelere kısıtlama getiren direktif, uzun dönemdeki performansa göre bankacılara ikramiye verilmesini öngörüyor.
Karar, AB Bütçe Maliye Bakanları tarafından gelecek hafta bir kez oylamaya sunulacak ve onaylandıktan sonra 2011 yılından itibaren yürürlüğe girebilecek.
Yeni kurula göre bankacılar, yıllık ikramiyelerinin ancak yüzde 30'unu çalıştıkları yıl alacaklar ve çalıştıkları bankanın uzun süreli performansını devam etmesi halinde ancak geri kalan yüzde 70'i kendilerine ödenebilecek. Daha büyük miktarlardaki ikramiyeler içinse bu oran yüzde 20 olarak belirlendi.
Fransa'nın önderliğinde bir grup AB ülkesi, mali krize rağmen, bankalarda özellikle yüksek düzeydeki yöneticilerin çok fazla ikramiye almasına gerekçe göstererek bu tür bir direktif hazırlanması talimatı vermişti.
Uzmanlar, yüksek ikramiyelerin, bankacıların, çalıştıkları banka adına geleceği düşünmeden yüksek risk almaya ittiği görüşündeler.
AB Komisyonu Temsilcisi Michel Barnier, genel kurulda yaptığı konuşmada, ''Bankalar da artık radikal bir şekilde uygulamaların ve felsefelerini değiştirmeli. Mali krizi körükleyen ve aşırı risk alan uygulamalardan kaçınmalı''dedi.
TÜSİAD ve DİSK'ten işsizliğe karşı işbirliği
Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) ve Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye'nin en önemli sorunlarından biri olarak görülen işsizlik ve bölgesel gelişmişlik farklarının giderilmesi noktasında ortak çalışma yapabilecekleri konusunda fikir birliğine vardı. DİSK Başkanı Süleyman Çelebi beraberindeki heyetle, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner'i ziyaret etti. Basına kapalı yapılan ve yaklaşık bir saat süren görüşmenin ardından Boyner ve Çelebi ortak bir açıklama yaptı.
Boyner, iki kurum olarak Türkiye'nin ileri gitmesi, istihdam oranının artırılması ve demokratikleşmesi konusunda görüş birliği içerisinde olduklarını açıklayarak şunları kaydetti: "Bu anlamda birlikte çalışma alanlarımız söz konusu. DİSK'le toplam dört noktada birleşiyoruz. Bunlardan ilki Türkiye'de temsil adaleti fazla, uzlaşmaya dayanan yeni bir anayasanın yapılmasıdır. Ayrıca siyasi partileri seçime giderken vizyon koymaya davet etmektir. Bu anlamda sağlıklı bir uzlaşma zemini arzu ediyoruz. Terör bir diğer konumuz. Terörden arınmış bir söylem istiyoruz. Güneydoğu Anadolu'da bu konuda farklı sivil toplum örgütleriyle ortak bir çalışma yapma konusunda fikir birliğine vardık. DİSK emekçileri temsil ediyor. İstihdam hususunda işbirliğine gideceğiz. Bu noktada bir mutabakat içerisindeyiz. Bu minvalde işsizlikle ilgili istihdamın arttırılmasına ilişkin çalışmalar yapacağız. Bölgesel kalkınma ve bölgesel gelişmişlik gibi sorunlarda birlikte çalışma noktasında fikir birliğine vardık."
Geithner: Krizin sıkıntıları hala sürüyor
ABD Hazine Bakanı Timothy Geithner, ekonominin finansal krizden aldığı hasarı onardıkça büyümesini sürdüreceğine inandığını, ancak toparlanmaları hiçbir zaman dengeli ve istikrarlı olmadıklarını söyledi. Geithner dün katıldığı bir televizyon programında ekonominin hala krizin iş dünyası ve tüketici güvenine verdiği hasarın devam eden etkilerini hissettiğini belirterek, Amerikalıların harcamalarında temkinli davranmayı sürdürdüklerini ifade etti. "Bilirsiniz, toparlanmalar hiç bir zaman dengeli, istikrarlı olmaz" diyen Geithner, Avrupa konusundaki kaygıların bir ölçüde Amerikan ekonomisine de yayıldığını söyledi.
6 Temmuz 2010 Salı
Ülkelerin temerrüde düşme riski yüzde 30 arttı
Avrupa'da yüksek bütçe açıklarının yolaçtığı risk, ülkelerin borçlarını ödeyememe olasılığını gösteren CDS'lerin yılın ikinci çeyreğinde ortalama yüzde 30 artmasına neden oldu.
Dünyanın en büyük vadeli işlemler piyasasını yöneten CME'nin verilerine göre, işlem görmekte olan 93 ülke CDS sözleşmesinden 70 tanesinin değerinin arttığı gözlendi. Avrupa ülkelerine yönelik endişeler çerçevesinde en yüksek borç ödeyememe riski olan ülke Yunanistan oldu. Yunanistan öncesinde en yüksek temerrüd riski olan ülke Venezuella'ydı.
CME'nin yayınladığı dönemsel Ülke Riskleri Raporu'nda Avrupa'da durumun kötüleşmesiyle ülke risklerinin tırmanmasının endişe yarattığı vurgulandı. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet, hafta başında yaptığı açıklamada, yatırımcıların güvenini tazelemek amacıyla hükümetlerin mali önlemlere hız vermesi gerektiğini söyledi. Avrupa Birliği, Mayıs ayında aldığı kararla Yunanistan hükümetine 750 milyar Euro'luk destek verilmesini kararlaştırmıştı.
Yunanistan'ın CDS sözleşmelerindeki yükseliş ikinci çeyrekte yüzde 190 olurken, Belçika'da yüzde 168, İspanya'da yüzde 129 ve Portekiz'de yüzde 127 artış yaşandığı gözlendi.
Labels:
ab,
Avrupa Birliği,
ecb,
ispanya,
kriz,
Yunanistan
İsviçre'nin rezervleri 6.4 milyar İsviçre Frangı azaldı
İsviçre Merkez Bankası'nın döviz rezervleri Haziran ayında 6.4 milyar azalarak 225.8 milyar İsviçre Frangı'na (213.6 milyar $) geriledi. Rezervlerdeki bu değişim, İsviçre Frangı'nın Euro karşısında hızlı değer kaybını önlemek üzere yaptığı alımların sona ermesinden kaynaklanıyor. Mayıs ayında bankanın döviz rezervleri 79 milyar İsviçre Frangı artış göstermişti.
TCMB: Enflasyon hedeflerle uyumlu seyrediyor
Merkez Bankası, yayınladığı aylık fiyat gelişmeleri raporunda, enflasyondaki gelişmelerin beklentilerle paralel olduğu değerlendirmesinde bulundu. Haziran ayında tüketici fiyatları yüzde 0,56 azalırken, yıllık enflasyon 0,73 puan azalarak yüzde 8,37 seviyesine geriledi.
Merkez Bankası açıklamasında, "Para Politikası Kurulu Toplantı Özeti’nde de ifade edildiği gibi gıda fiyatlarının yıllık artış hızındaki düşüş devam etmiş, hizmet grubu yıllık enflasyonundaki gerileme ise belirginleşerek arttı. Bu çerçevede, temel enflasyon göstergeleri orta vadeli hedeflerle uyumlu seyrini sürdürüyor" denildi.
Rapora erişmek için tıklayınız.
Rogoff, Çin'de emlak balonu uyarısında bulundu
Uluslararası Para Fonu eski başekonomisti Kenneth Rogoff, Çin'deki gayrimenkul pazarının çökmeye başladığını ve bunun bankacılık sistemine zarar vereceğini söyledi. Harvard Üniversitesi öğretim üyesi olan Rogoff, Bloomberg Televizyonu'na yaptığı açıklamada, "Gayrimenkuldeki çöküş gözükmeye başladı ve bu bankacılık sistemini vuracak" dedi.
Çin'in arazi ve doğal kaynaklardan sorumlu bakanı Xu Shaoshi hafta sonunda yaptığı açıklamada fiyatların birkaç ay içinde düşmeye başlamasını beklediğini söylemişti.
Çin hükümetinin piyasaları soğutabilmek için son aylarda aldığı önlemlerin ardından, emlak alım-satımları ve emlak fiyatlarında duraklama yaşanıyor.
TOKİ, Mali Kural kapsamı dışına alındı
Hükümet, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'nı (TOKİ), Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun kapsamından çıkardı. Buna göre, TOKİ'nin hesapları mali kural kapsamında görülmeyecek. TBMM Genel Kurulu'nda, bu hafta Mali Kural Kanunu Tasarısı'nın ele alınması bekleniyor.
Tasarıya göre, Mali Kural; genel yönetim, KİT'ler ve bağlı ortaklıklar ile sermayesinin yarısından fazlası kamuya ait olan işletmeci kuruluşlar ile fonları kapsayacak. Belediyeler ve il genel meclisleri, büyük oranda borçlanmayı hükümet onayıyla yapabilecek. Sayıştay Başkanlığı, mali kural uygulamasında denetim görevi yapacak. Sayıştay, Mali Kural İzleme Raporunda yer alan verilerin doğruluğu, güvenilirliği ve önceden belirlenmiş standartlara uygunluğunu değerlendirecek ve sonuçları, raporun yayımından itibaren 45 gün içinde TBMM'ye gönderecek ve kamuoyuna duyuracak.
5 Temmuz 2010 Pazartesi
Babacan: Enflasyon hedeflerle uyumlu gidiyor
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye ekonomisinde öngörülenin üzerinde bir ekonomik büyüme hızının yakalandığını ve enflasyonun da düşüş içinde olduğunu söyledi.
Türkiye ekonomisinde güçlü bir iç talep performansının olduğunu vurgulayan Babacan, ekonomik büyüme hızının yanı sıra fiyatlardaki düşüşe dikkat çekerek, "Çekirdek enflasyon dahil tüm verilerde gerileme, temel enflasyon göstergelerinin orta vadeli hedeflerle uyumlu seyrettiğini göstermektedir" dedi.
AB'de stres testleri 23 Temmuz'da açıklanacak
Avrupa'nın önde gelen bankalarına uygulanan stres testlerinin sonuçları 23 Temmuz'da açıklanacak. Sonuçlar öncesinde değerlendirmede bulunan Fransa Maliye Bakanı Christian Lagarde, bankaların gücünü koruyacağını belirterek, stres testinden Fransız bankalarının başarıyla çıkacağına inandığını söyledi.
Lagarde, Wall Street Journal'a yaptığı açıklamada, Avrupa'daki bankaların sağlam ve sağlıklı olduğunun görüleceğini belirterek, "Bankalarımız konusunda endişeli değilim" dedi. Lagarde, stres testinin Avrupa kıtasının en büyük bankalarını kapsadığına dikkat çekerek, sonuçların 23 Temmuz'da açıklanacağını kaydetti.
Fransa'nın teşvikle tasarruf arasında bir tercih yapmadığını söyleyen Maliye Bakanı Lagarde, harcamalardaki kesintiler ve talebi artırmaya yönelik politikaların karışımı bir yol izleyeceklerini ifade etti.
Fransız hükümeti bütçe açığının gayri safi yurtiçi hasılaya oranını 2013'e kadar yüzde 8'den yüzde 3'e düşürmekte kararlı. Hükümet, bu çerçevede geçen hafta aldığı kararla, memur maaşları ve kamu harcamalarını 3 yıllığına dondurmayı kararlaştırdı. Operasyonel giderleri 2013'e kadar yüzde 10 düşürmeyi öngören hükümet, 2013'e kadar 100 milyar Euro tasarruf sağlamayı hedefliyor.
Enflasyon faiz artışı beklentilerini 2011'e taşıdı
Türkiye'de enflasyonun Haziran ayında tahminlerin altında kalarak yüzde 0.5 gerilemesi, ekonomistlerin beklentilerini de değiştirdi. RBS Gelişmekte Olan Piyasalar Başekonomisti Tim Ash, enflasyon verileri sonrası yaptığı değerlendirmede, "Gelen enflasyon verileri çok pozitif görünüyor. Bu rakamlar, Merkez Bankası'nın Para Politikası Kurulu'nda yaptığı değerlendirmedeki duruşunu da onaylar nitelikte. Ekonomistler, Merkez Bankası'nın yıl sonu faiz artışı beklentilerini 2011 yılının ilk çeyreğine taşıyor" dedi.
Fortis Ekonomik Araştırmalar Birimi Ekonomisti Erkin Işık ise enflasyon tarafında iki ay üst üste olumlu sürpriz yaşandığını kaydederek "Bu sürprizlerde gıda fiyatlarındaki düşüş etkili olsa da, çekirdek göstergelerin de gerilediği izlendi" dedi. Ekonomik aktiviteye ilişkin alınan zayıf verileri takiben, böyle ılımlı enflasyon verilerinin gelmesi ile beklentilerinde revizyona gittiklerini kaydeden Işık, "Önceden yılın son çeyreğinde beklediğimiz 100 baz puanlık politika faiz artırım beklentimizi kaldırdık ve şu anki beklentimiz yıl sonuna kadar faizin sabit kalacağı yönünde. Önümüzdeki yıl ise 200 baz puan faiz artırımı bekliyoruz, ki bunun zamanlaması da ekonomik görünüme olduğu kadar, gıda ve enerji fiyatları gibi dışsal faktörlere de bağlı olacak" dedi.
Enflasyon hız kesti, faiz 6 ayın en düşüğüne indi
Gıda fiyatlarında gözlenen hızlı gerileme ardından, Haziran ayı enflasyonu beklentilerin altında kaldı. Türkiye İstatistik Kurumu'ndan yapılan açıklamaya göre, Tüketici Fiyatları Endeksi Haziran ayında tüketici fiyatları endeksinin (TÜFE) yüzde 0.56, Üretici Fiyatları Endeksi'nin (ÜFE) ise yüzde 0,50 gerilediğini açıkladı.
TÜİK'in 2003 baz yıllı verilerine göre, Haziran ayı itibarıyla yıllık enflasyon ise TÜFE'de yüzde 8.37, ÜFE'de yüzde 7.64 oldu. Altı aylık enflasyon TÜFE'de yüzde 3.59, ÜFE'de yüzde 4.93 düzeyinde gerçekleşti.
Haziran ayı itibarıyla 12 aylık ortalamalara göre yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 7.41, üretici fiyatlarında yüzde 4.30 düzeyinde oldu. Bloomberg'in yaptığı enflasyon anketinde TÜFE'nin aylık bazda yüzde 0.2 gerileyeceği öngörülmüştü.
Enflasyonun tahminlerin altında gelmesi ardından, gösterge tahvilin bileşik faizi 13 Ocak'tan bu yana en düşük düzey olan %8.45'e indi.
Diğer yandan Haziran ayı enflasyon verileri uyarınca memur maaşlarına yüzde 1.12 zam yapılması gerekiyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)