Tüm dünyanın birbirine karşı son hızla ilerleyen iki trenin çarpışmasını ağır çekimde izlediği bu yıl, kolay kolay hafızalardan silinmeyecek. İçine göçmüş bir sanayi sektörü, cılız bir ihracat, çift haneli işsizlik oranı sadece ilk akla gelenler.
Geçmişten bu yana Türk insanının krizlere karşı 'şerbetli' olduğu söylenir, durur. Ne var ki, bu krizin özellikle çalışma hayatının ilk yıllarını yaşayan gençler ve orta kademedeki çalışanlar için gelecek yıllarda da hayal kırıklıkları, geri dönen iş başvuruları, artan borçlarla dolu olacağı şimdiden söylenebilir.
Öyle görünüyor ki, Türk insanlarının "nasılsın" sorusuna verdiği geleceğe yönelik olumlu beklentilerle dolu "İyi diyelim, iyi diyelim" iyi olsun sözleri de yavaş yavaş kullanımdan kalkacak. 1994'ten bu yana başına gelenlerle kriz ortamlarını 'normal' olarak algılayan Türk insanı, küresel krizin yarattığı "yeni normal"e nasıl alışacak? İşte orası merak konusu...
MURAT BAŞBOĞA
Cautionary Tales – Derek Bentley Must Hang
-
An amateurish burglary in 1950s London ends in murder. One of the men
involved is a 19-year-old named Derek Bentley. Bentley has the
understanding of a chi...

0 comments:
Yorum Gönder